Borsa İle İlgili İngilizce Terimler


Elbette, işte bazı borsa ile ilgili İngilizce terimler, onların Türkçe karşılıkları ve her biri için birer İngilizce ve Türkçe örnek cümle:



Stock Market (Borsa)


EN: "The stock market can be unpredictable, especially in times of economic uncertainty."

TR: "Borsa, ekonomik belirsizlik zamanlarında özellikle öngörülemeyebilir."

Share (Hisse)


EN: "I own several shares in that technology company."

TR: "O teknoloji şirketinde birkaç hissem var."

Dividend (Temettü)


EN: "The company paid out dividends to its shareholders last quarter."

TR: "Şirket, geçen çeyrekte hissedarlarına temettü ödedi."

Bull Market (Boğa Piyasası)


EN: "During a bull market, stock prices are expected to rise."

TR: "Boğa piyasası sırasında, hisse senedi fiyatlarının yükselmesi beklenir."

Bear Market (Ayı Piyasası)


EN: "Investors can become cautious during a bear market as stock prices are falling."

TR: "Ayı piyasası sırasında hisse senedi fiyatları düşerken, yatırımcılar tedbirli olabilir."

Portfolio (Portföy)


EN: "He diversified his investment portfolio to minimize risk."

TR: "Riski en aza indirmek için yatırım portföyünü çeşitlendirdi."

IPO (Halka Arz)


EN: "The company is planning an IPO to raise funds for expansion."

TR: "Şirket, genişleme için fon toplamak amacıyla bir halka arz planlıyor."

Liquidity (Likidite)


EN: "High liquidity in the market means that large transactions can be done without much price change."

TR: "Piyasada yüksek likidite, fiyat değişikliği olmadan büyük işlemlerin yapılabilmesi anlamına gelir."

Yield (Verim)


EN: "The bond has a yield of 5% annually."

TR: "Tahvilin yıllık %5 verimi var."

Capital Gain (Sermaye Kazancı)


EN: "Investors are attracted to stocks that provide substantial capital gains."

TR: "Yatırımcılar, önemli sermaye kazançları sağlayan hisse senetlerine ilgi gösterir."

Margin Call (Teminat Tamamlama Çağrısı)

EN: "The investor received a margin call because the securities in his account fell sharply."

TR: "Hesabındaki menkul kıymetler keskin bir düşüş gösterdiği için yatırımcı bir teminat tamamlama çağrısı aldı."

Short Selling (Açığa Satış)

EN: "Short selling can be profitable if the stock price declines."

TR: "Eğer hisse fiyatı düşerse, açığa satış karlı olabilir."

Volatility (Oynaklık)

EN: "High volatility in the stock market can lead to significant price changes."

TR: "Borsadaki yüksek oynaklık, önemli fiyat değişikliklerine yol açabilir."

Blue Chip Stocks (Mavi Çip Hisse Senetleri)

EN: "Blue chip stocks are known for their reliability and stable growth."

TR: "Mavi çip hisse senetleri, güvenilirlikleri ve istikrarlı büyümeleri ile bilinir."

Mutual Fund (Yatırım Fonu)

EN: "A mutual fund pools money from many investors to invest in stocks, bonds, or other assets."

TR: "Yatırım fonu, birçok yatırımcının parasını bir araya getirerek hisse senetleri, tahviller veya diğer varlıklara yatırım yapar."

Leverage (Kaldıraç)

EN: "Using leverage can amplify gains, but it also increases the risk."

TR: "Kaldıraç kullanmak kazançları artırabilir, ancak riski de artırır."

Capital Loss (Sermaye Kaybı)

EN: "A capital loss is realized when you sell an investment for less than the purchase price."

TR: "Sermaye kaybı, bir yatırımı satın alma fiyatından düşük bir fiyata sattığınızda gerçekleşir."

Market Order (Piyasa Emri)

EN: "A market order is an instruction to buy or sell a security at the current market price."

TR: "Piyasa emri, bir menkul kıymeti şu anki piyasa fiyatından almak veya satmak için bir talimattır."

Stop Loss Order (Zararı Durdur Emri)

EN: "A stop loss order helps to limit potential losses on an investment."

TR: "Zararı durdur emri, bir yatırımdaki olası kayıpları sınırlamaya yardımcı olur."

Hedge (Hedging)

EN: "Hedging involves making an investment to offset potential losses in another investment."

TR: "Hedging, başka bir yatırımdaki olası kayıpları dengelemek için bir yatırım yapmayı içerir."

Exchange Rate (Döviz Kuru)

EN: "The exchange rate between the dollar and the euro fluctuates daily."

TR: "Dolar ve euro arasındaki döviz kuru günlük olarak dalgalanır."

Commodities (Emtialar)

EN: "Commodities like oil and gold play a significant role in the global economy."

TR: "Petrol ve altın gibi emtialar, küresel ekonomide önemli bir rol oynar."

Risk Tolerance (Risk Toleransı)

EN: "Your risk tolerance helps determine the type of investments that are suitable for you."

TR: "Risk toleransınız, sizin için uygun olan yatırım türlerini belirlemeye yardımcı olur."

Index Fund (Endeks Fonu)

EN: "An index fund aims to replicate the performance of a specific market index."

TR: "Bir endeks fonu, belirli bir piyasa endeksinin performansını taklit etmeyi amaçlar."

Financial Analyst (Finansal Analist)

EN: "A financial analyst evaluates investment opportunities for clients."

TR: "Finansal analist, müşteriler için yatırım fırsatlarını değerlendirir."

Capital Allocation (Sermaye Dağıtımı)

EN: "Capital allocation is the process of distributing financial resources within a company."

TR: "Sermaye dağıtımı, bir şirket içinde finansal kaynakların dağıtılma sürecidir."

Earnings Per Share (EPS) (Hisse Başına Kar)

EN: "Earnings per share is an important indicator of a company's profitability."

TR: "Hisse başına kar, bir şirketin karlılığının önemli bir göstergesidir."

Asset Allocation (Varlık Dağılımı)

EN: "Asset allocation involves spreading investments across various asset classes to reduce risk."

TR: "Varlık dağılımı, riski azaltmak amacıyla yatırımların çeşitli varlık sınıfları arasında yayılmasını içerir."

Liquidity Risk (Likidite Riski)

EN: "Liquidity risk occurs when an investor is unable to sell a security at market price."

TR: "Likidite riski, bir yatırımcının menkul kıymeti piyasa fiyatında satamadığında ortaya çıkar."

Credit Risk (Kredi Riski)

EN: "Credit risk is the possibility that a borrower will default on their loan obligations."

TR: "Kredi riski, borçlunun kredi yükümlülüklerini yerine getirememesi olasılığıdır."

Bu terimler, borsa ve finans dünyasında kullanılan daha karmaşık kavramlara da işaret ediyor olabilir, bu yüzden her birinin anlaşılması daha derin bir anlayışa yol açabilir. Her bir terim ve kavram, ekonomi, finans ve yatırım dünyasının farklı yönlerini temsil etmektedir.


Daha yeni Daha eski

نموذج الاتصال